Türkçe English

Etkin çalışma yöntemleri kullanmak ve akademik başarıyı artırmak için öneriler

İyi bir öğrenci ya da işte başarılı biri olmak için bazı özelliklere sahip olmak gerekir. Bunlardan bazıları doğuştan gelen yetenekler olsa da, bir çoğu zamanla geliştirilebilen becerilerdir. Bunlardan özellikle organizasyon becerilerine sahip olmalı, zamanı iyi kullanmalı, öncelikleri iyi saptamalı, etkin okuma ve yazma yöntemlerini kullanmayı öğrenmelidir. Bu becerileri geliştirmek bilgi ve deneyim gerektirir.

Etkin çalışma için birkaç öneri:

  • Bakış açınız çok önemlidir. Olumlu yaklaşım ve iyimserlik size başlamak için gerekli olan en önemli etken olacaktır. Diğer bir deyişle, zaten başaramayacağınızı düşünerek hareket ederseniz, farkında olmaksızın içten içe başarmayı engelleyen adımlar atar ve kendi kendinizi haklı çıkarma yönünde algıda seçicilik yaşarsınız. İki denemeden birinde başarılı, birinde başarısız sonuç alsanız, başarısız sonuç çok daha fazla dikkatinizi çeker ve kendinize inancınız daha da azalır.

  • Alışkanlıklar çok önemlidir. Bazı etkinlikleri hemen her gün, aynı saatte ve aynı yerde yaparsanız, beyniniz zaman içinde otomatikleşir ve yapılacak işlerdeki bazı unsurlar çok daha kolay gelir. Özgül öğrenme bozukluğu olanlardaki temel zorluk otomatikleştirme becerilerini diğerleine göre yetersiz kalmasıdır. Bu nedenle alışkanlık geliştirmeye özgül öğrenme sorunları olanların çok daha fazla ihtiyacı vardır. Uzun tatiller, düzensiz çalışma saatleri, düzensiz uyku ve yemek alışkanlıkları öğrenme ve dikkati bozacaktır.

  • Aklınıza geldiği an genellikle en uygun zamandır. Ödev yapmak, bir sunumu hazırlamak, bir projeyi tamamlamak gözünüzde büyür ve hep ertelersiniz. Bazen gün içinde bir anda aklınıza o işi yapma düşüncesi gelir. O an büyük bir olasılıkla zihninizin hazır olduğu zamandır. Mümkünse o an gidip o iş yapın, ertelemeyin.

  • Tekrar etmek sıkıcı olabilir ama işi çok kolaylaştırır. Dikkat ve öğrenme sorunu olan kişilerin en sevmediği işlerden biri de gün içinde öğrendiklerini, okuduklarını, yazdıklarını tekrarlamaktır. O sırada zaten onları biliyor gibi gelir ve aynı şey üzerinde durmak hiç de eğlenceli gelmez. Aslında üzerinden çok zaman geçmeden yapılan tekrarlar çok daha hızlı olur ve bellekte saklanma süresi çok uzar, zor unutulur.

  • Not tutmak çok çok önemlidir. Özellikle dersi dinlerken, ders çalışırken, okurken not tutarsanız hem daha uyanık ve dikkatli kalırsınız, hem konunun özüne odaklanırsınız hem de tekrar etmeniz daha kolay olur.

  • Mutlaka ajandanız olsun. Yapılacak işleri günlere ve saatlere bölmek, not almak için mutlaka ajanda kullanın. Belleği en güçlü kişiler bile çoğu zaman randevularını unutabilirler. Ödevleri ve projeleri yetiştirmeleri gereken zamanı hatırlayamayabilirler. Ajandanız sizin en yakın sekreteriniz ve yardımcınız olacaktır.

  • Yapacağınız işleri parçalara ayırın. Bazen büyük bir proje gözünüzde çok büyür ve nereden başlayacağınızı, o gün o proje ilgili ne yapmanın uygun olacağını bilemezsiniz. Yapılacak işleri uygun yerlerinden bölerseniz kısa vadede daha gerçekçi ve daha kolay ulaşılır hedefleriniz olur. Ayrıca o ara hedeflere ulaştığınızda tatmin olma hissini yaşar ve o işten zevk alırsınız. Bu ara tatminler uzun vadede o işe sizi bağlar.

  • Günlük olarak yapılacaklar listeniz olsun. Yapılacak işleri kısa ve orta vadeleri olarak ayırdıktan sonra listeleyin. Yanlarına kutucuklar koyun. Her iş için gerekli olacağını öngördüğünüz süreyi yanına yazın. Bu süreyi gerçekçi ve temkinli olacak şekilde belirleyin. İşi bitirince bu kutuyu işaretleyin ve yapılan işin üzerini çizin.

  • Duvara asılı takviminiz olsun. Siz bir takvim çizin ya da bilgisayarda hazırlayıp çıktısını alın. Takvimde yapılacak işler yazılı olsun. Bazı şeyleri bitiremeyeceksiniz ve yeni işler çıkacak, bu nedenle, yeni bir motivasyon için 2-3 haftada bir bu takvimi yenileyin.

  • Kendinizi ödüllendirmeyi ihmal etmeyin. Bitirdiğiniz işler sonrasında bir süre kendinize de zaman ayırın. Yaptığınız işin tadını çıkarın. Bu şekilde hem özgüveninizi artırır hem de gelecek işler için motivasyon depolarsınız.

  • Son ana bırakmayın. Çoğu zaman son ana bırakmış olmanıza rağmen başarmış olabilirsiniz. Ama bazen dikkatiniz, motivasyonunuz ve duygudurumunuz beklediğiniz kadar iyi olmayacaktır. O nedenle o işi bitirmek için yedek olarak hiç değilse bir ikinci zaman daha kalsın. Önceden bitirirseniz de keyfini çıkarırsınız.

  • Yardım istemekten çekinmeyin. Her işte en iyisini yapamazsınız. Anlayamadığınız, çözemediğiniz noktalar olacaktır. Yardım aldığınızda zaman kazanabilir, yeni bir bakış açısı yakalayabilir ve böylelikle kendinizi daha da geliştirebilirsiniz. Ama yardımı abartmayın, işi başkasına yıkmayın. O zaman işleri başkasına yaptırmayı öğrenmiş olursunuz. Zamanla da öğrenme fırsatlarını kaçırıp başkalarına bağımlı hâle gelebilirsiniz.

  • Çok ara vermeden çalışmaya başlamalı. Eve gelince TV açmadan, uzun süre başka bir işle uğraşmadan çalışma odasına geçmek, çalışmaya başlamak doğru olacaktır. Çalışmaya başlamak içinizden gelmese de defter ya da kitap kapağını açın, biraz öyle kalsın. İçinizden bir ses ona doğru sizi çekmeye başlayabilir. Yeter ki, ne çalışacağızını önceden planlamış olun.

  • Çalışacağınız yere gitmeden önce zihninizde çalışma anını canlandırın. Eve ya da işe gitmeden önce çalışacağınız konuyu, yöntemi zihninizde tasarlayın. Bu başlamayı kolaylaştıracaktır.

  • Kaynaklarınızı çeşitlendirin. Bazı kaynaklar yetersiz, yanlış ya da okuması, incelemesi zor olabilir. Çok sayıda kaynaktan yararlanırsanız bilgiyi teyit etme şansınız artar, tekrar etmiş olursunuz ve sizin öğrenme stilinize daha uygun şekilde hazırlanmış bilgilere de ulaşabilirsiniz.

  • Teknolojiyi kullanın. Görsel malzemeleri arttırmak, sunumları daha çarpıçı ve eğlenceli hâle getirmek, tekrar etmeyi kolaylaştırmak ve benzeri pek çok açıdan teknolojiden yararlanabilirsiniz.

  • Bireysel asistanınız olsun. Size önerilerde bulunacak, planlarınızı gözden geçirecek ve gerektiğinde hatırlatacak bir asistanınız olsun. Bu kişi eşiniz de arkadaşınız da olabilir.

  • Öğretmeniniz, işverenenizle iyi bir iletişim kurun. Sizden beklenen ödevi, sorumluluğu en etkin şekilde tamamlayabilmeniz için, yeterli ve etkin bir hazırlık yaptığınızı değerlendirecek olan kişilerin beklentilerine de uygun olması gerektiğini unutmayın. Diğer bir deyişle, sizden ne beklendiğini, size ne sorulacağını öngörebilirseniz sonuçtan hem siz hem de başkaları daha fazla tatmin olacaktır. Bu yüzden, sizden neler beklendiğini daha iyi sorgulayın ve hedefleri öğrenin.

  • Keyfini çıkarın. Yaptığınız iş, ödev her neyse sizin hayatınızdan zamanı, emeğinizi alıyor. Bu nedenle yaptığınız işten ne kadar zevk alıyorsanız, hayatınız da o kadar keyifli geçiyor demektir. Size düşenleri (örneğin, yukarıda sayılanları) yeterince yaparsanız o iş zaten zevkli gelmeye başlayacaktır. Yine de zevkli gelmiyorsa, başka işler de yapabilirsiniz.

    Çalışma ortamı uygun olmalı:

  • Çalışma odası olarak planlanmış bir odada çalışmak en iyisidir. Yatak odasında, salonda, mutfakta çalışmak iyi bir fikir olmayacaktır. Çünkü, örneğin yatak odası uykuyu, mutfak yemeyi çağrıştırır. Odada TV ve yatak olmaması iyi olur. Telefon kapalı konuma getirilebilir. Oda iyi havalandırılmış olmalı, çalışmak için gerekli araç gereçler bulunmalıdır. Örneğin, bir yazı tahtası, kitaplık, yeterli sayıda kağıt, renkli kalem çalışmayı çok kolaylaştırır.

  • İyi bir sandalye çok önemlidir. Dikkat ve konsantrasyon için dik oturmak gerekir. Sandalye ne çok yumuşak ne de sert olmalı. Yüksekliği iyi ayarlanmalı.

  • İyi ışık çok önemlidir. Yetersiz ışıklandırma uyku getirir. Çalışma odasında beyaz ışık tercih edilebilir. Duvar renkleri soğuk renklerden seçilebilir. Beyaz ya da açık mavi tercih edilebilir.

  • Uygun sıcaklık çok önemlidir. Bir çalışma ortamı için ideal sıcaklık 22-24 derecedir. Daha düşük ya da daha yüksek sıcaklıklar konsantrasyonu bazabilir.

  • Uygun ses düzeni çok önemlidir. Dışarıdan çok ses alan bir oda iyi bir çalışma ortamı olmayabilir. Öte yandan, özellikle dikkat sorunları olanlar için çok sessiz bir oda da iyi bir mekan sayılmayabilir. Evdekilerin de TV sesini çok açmamaları, gürültülü konuşmamaları iyi olacaktır. Sessizlik de uyarılmayı azaltıp, hayallere dalıp gitmeyi arttırabilir. En uygunu çok yüksek seste olmayan, söz içermeyen, uyarıcı bir müzik eşliğinde çalışmak olabilir.


    Dr. Koray Karabekiroğlu


  • En iyi 1024x768 çözünürlükte görüntülenir... Türkçe Anasayfa English Home Page
    Bu sitede yer alan yazıların her türlü yayın hakkı Dr. Koray Karabekiroğlu'na ait olup; kendisinden Fikir ve Sanat Eserleri Kanunu'na göre yazılı izin alınmadan söz konusu yazıların herhangi bir bölümü veya tamamı iktibas edilemez veya herhangi bir usul ile çoğaltılamaz. Kaynak göstermek ve bilimsel kurallara riayet edilmek kaydı ile alıntı yapılması mümkündür.

    Çocuk ve Hayat üzerine her şey için tıklayın

    Web sitesi: Koray Karabekiroglu