Türkçe English

Ergenlikte mastürbasyonun anlam ve önemi nedir?



Ergen cinselliğinin önemli bir parçası da mastürbasyondur. Bir çalışmada lise çağındaki erkeklerin %85’inin, kızların ise %37’sinin mastürbasyon yaptığını ifade ettiği bildirilmiştir (Schwartz, 1999). Mastürbasyon her zaman dışarıdan görünen bir eylem biçiminde olmayabilir. Özellikle kızlar cinsel fanteziler düşleyerek de uyarılabilir ve orgazm yaşayabilirler. Bu dönemde sağlıklı cinsel düşlemler ileride sağlıklı cinsel yaşam için önemli bir hazırlık sağlar. Ergenliğin ilerleyen evrelerinde bu cinsel düşlemlerin ne ölçüde karşı cinsle eyleme geçirileceğinde en temel belirleyici aile ve sosyal kültüre ait normlar, değer yargılarıdır.

Psikodinamik açıdan da, ergenlik döneminde mastürbasyon önemli bir işleve sahiptir. Bu dönemdeki mastürbasyon temeli erken çocukluk döneminden köken alan, kendi bedenine yönelmiş cinsel hisler ve deneyimler üzerine kurulmuştur. Mastürbasyon bebeklik dönemlerinden itibaren zaman içinde basit haz verici bir etkinlik olmaktan çıkar ve belirli içgüdüsel arzularla çocuğun birincil sevgi nesneleriyle yakından ilişkili olmaya başlar. Nesnenin zihinsel imgesini de kapsayan fanteziler, içgüdüsel arzular ve bellek parçalarının tatmininde bir araç konumunu alır (Blos, 1962). Fiziksel aktiviteden uzak, hatta erotik yapı da taşımayabilen bu tür tatmin ‘mental mastürbasyon’ anlamı da kazanır.

Mastürbasyon bebeklik dönemlerine ait kendine yönelmiş erotik deneyimleri, fantezi yoluyla ve zihinsel imgeler kanalıyla nesne ile ilişkili hale getirir. Ergenlik döneminde mastürbasyonun hiç bir şekilde görülmemesi erinlik dönemindeki cinsel dürtülerle başa çıkma yetersizliğini işaret eder (Blos, 1962). Ayrıca bebeklik dönemine ait mastürbasyon öyle bir boyutta bastırılmış olabilir ki, genital dönem öncesi dürtülerin genital cinselliğe yönelimi sağlanamayabilir. Bu durum psikoseksüel gelişimde bir duraklamayı temsil eder.

Öte yandan, mastürbasyon sadece önceki gelişimsel dönemlere dönüş niteliği taşıyan (regresif) bir nitelik taşıdığında da ergenlik dönemine özgü anlamını kazanamamaktadır. Bu regresif içerik örneğin, takıntısal (kompulsif) ya da narsisistik (özsevisel) nitelikte olabilir. Bu açıdan bakıldığına ergenlik mastürbasyonunun –özellikle regresif nitelikte olduğunda- zarar verici yönü de söz konusu olabilir. Zarar verici etki iki kaynaktan köken alır (Blos, 1962): (1) üstben kaynaklı kaygılar ve suçluluk duyguları, diğer bir deyişle takıntısal nitelikteki mastürbasyon (2) cinsel nitelikli mastürbasyonun erken çocukluk dönemi amaçlarla karışması, diğer bir deyişle narsisistik (özsevisel) mastürbasyon. Özellikle ikinci durum psikoseksüel gelişimde duraklamaya neden olur. Örneğin, onbeş yaşındaki bir erkek ergenin mastürbasyon fantezisi olarak, homoseksüelliğe karşı savunma savaşı sırasında kendi kendine fellasyo yaptığını düşünmesi söylenebilir. Başka bir örnekte, bir ergen mastürbasyon ile defekasyonu birleştirebilir ve anal uyarımı genital bir uyarıma dönüştürebilir. Öte yandan, garip ve sapkın fantezilere belli ölçüde toleranslı olmak gerekir. Bunlar bebeksi kendini tatmin yollarından uzaklaşmada bir araç niteliği de kazanabilir. Ancak genital dönem öncesine ait unsurları genital unsurlarla da birleştirebilir. Burada belirleyici olan mastürbasyon fanzetilerine saplanmanın şiddeti ve süresi ile regresif içeriğin nitelikleridir.

Ergenliğin ilerleyen aşamalarında mastürbasyonun sıklığında bir azalma beklenir. Mastürbasyona bağımlı olmak diğer cinsiyete karşı yönelen arzunun gelişmesini engelleyebilir. Genital organlar nesne benzeri bir nitelik kazanabilir. Kendi genitalleri üzerine konsantre olmak rontgencilik ve teşhircilik gibi yönelimlere eşlik edebilir. Anna Freud içgüdüsel gerilimin fanteziye dönüştürülemediği ve fantezinin cinsel hayat yerine ego içerisine kaydığı, fantezi yerine dış dünyaya yöneldiği bir durumu tarif eder (Blos, 1962). Bu durumda içsel ve dışsal deneyimler, bozuk bir gerçeği değerlendirme ile ve yetersiz nesne sürekliliği ile birleşince davranım bozuklukları ortaya çıkar. Bu durumdaki başkaldırıcılık bir mastürbasyon eşdeğeri olarak kabul edilebilir.

Fiziksel mastürbasyon ve fantezi dışavurumunun bloke olduğu durumlarda ergenlerde belirli belirtiler ortaya çıkar. Örneğin, kompulsiyonlar (takıntılı davranışlar), fobiler, obsesyonlar (takıntılı düşünceler) ve psikosomatik sorunlar (psikolojik kaynaklı bedensel şikayetler) ortaya çıkabilir. Öte yandan, ergenlerdeki fiziksel aktivite ihtiyacı, aşırı hareketlilik, yalnız kalamama, burnunu elleme, tırnak yeme, kalemleri dişleme, saçlarla oynama birer mastürbasyon eşdeğeri olarak değerlendirilebilir (Blos, 1962). Ayrıca, bu davranışların hemen arkasından suçluluk ve aşağılık hisleri görülebilir. Bazen bu davranışlar kumar oynama, dürtüsel araba kullanımı şeklinde kendini gösterebilir.

Kızlarda ve erkeklerde mastürbasyonun farklı anlam ve işlevleri olabilir. Erkekte ereksiyon (sertleşme) ve ejakülasyon (boşalma) gözle görülür, gerçek bir durumu ifade eder ve penis haz verici organ olarak dikkati üzerinde toplar. Kızlarda erkeklerden farklı olarak gözle görülür, belirgin bir beden değişikliği olmaz. Öte yandan, cinsel deneyimin net bir orgazmla sonuçlanmaması, toplumsal nedenler ve psikodinamik olarak anneyle çatışma korkusu gibi nedenlerle mastürbasyona karşı direnç özellikle kızlarda daha yaygındır. Ancak maskeli bir biçimde sürdürülebilir. Özellikle sürtünme ile gerçekleşen klitoral mastürbasyon heteroseksüel sevgi nesnesi bulana dek devam eder. Sevgi nesnesi ile birliktelik hem özsevisel hem de nesneye yönelik olan cinsel tatmini sağlar. Kızlarda tüm bedenin cinsel haz nesnesi olarak ortaya çıktığı ikincil bir özsevi durumundan da söz edilmektedir (Blos, 1962).



Dr. Koray Karabekiroğlu


En iyi 1024x768 çözünürlükte görüntülenir... Türkçe Anasayfa English Home Page
Bu sitede yer alan yazıların her türlü yayın hakkı Dr. Koray Karabekiroğlu'na ait olup; kendisinden Fikir ve Sanat Eserleri Kanunu'na göre yazılı izin alınmadan söz konusu yazıların herhangi bir bölümü veya tamamı iktibas edilemez veya herhangi bir usul ile çoğaltılamaz. Kaynak göstermek ve bilimsel kurallara riayet edilmek kaydı ile alıntı yapılması mümkündür.

Çocuk ve Hayat üzerine her şey için tıklayın

Web sitesi: Koray Karabekiroglu