AİLECE GEZİYORUM


Halkidiki- Lefkada- Kefalonya 2019

1. Gün: İstanbul-Nikiti

İstanbul’dan sabah saatlerinde yola çıktık. İpsala sınır kapısından geçişte çok bekleyeceğimizle ilgili endişelerimiz vardı. Sınır kapısından hiç beklemeden Yunanistan’a geçtik. Yunanistan’da ilk durağımız Dedeağaç oldu. Buraya 20 yıl kadar önce gelmiştim. Kısa bir şehir turundan sonra Kavala’ya doğru yola çıktık. Saat 16 gibi Kavala’ya vardık.

İpsala’dan Kavala’ya kadar 3 defa otobana girdik. Her otoban geçişi 2 euro civarındaydı. Kavala güzel bir sahil kenti. Asıl varış noktamız Halkidiki, Nikti olduğu için Kavala sahilinde kısa bir yürüyüş ve yemek molası verebildik. Kavala sahilindePanos Zafira adlı balık lokantasında yemeğimizi yedik. Lezzetli yemekleri olan hem de pahalı olmayan bir restorandı. Tavsiye ederim.

Kavala’da biraz dinlendikten sonra Halkidiki’ye doğru yola çıktık. Ege Denizi’ne uzanan üç parmaklı bir el görünümünde olan bir yarımada Halkidiki. Bu parmaklar sıra ile Kassandra, Sinthia ve Athos’dan oluşuyor. Athos’a özel izinle sadece erkekler girebiliyor. Sinthia daha doğal güzellikleri ile ön plana çıkan bir yer olduğu için biz orta parmağı tercih ettik kalış için. Kavala-Nikiti arası 2,5 saat kadar sürdü. Dağ yollarından geçerek keyifli bir araba yolcuğu ile Nikiti’ye vardık. Nikiti’de Royalty Süit Seaside adlı apartta kaldık. 4 kişi olarak gecelik 135 euro kalış ücreti ödedik. Apartımız 2 erişkin ve 2 çocuk olarak rahat konaklayabileceğimiz deniz kenarı, temiz ve bakımlı idi.



Nikiti küçük bir sahil kasabası. Deniz kenarında çok sayıda beach barlar mevcut. Daha çok çocuklu ailelerin tercih ettiği bir yer gibi geldi bize.

2. Gün: Kaligria-Vurvuru-Sarti

Kahvaltıdan sonra plajlara doğru yola çıktık. İlk durağımız kaldığımız yere de oldukça yakın olan Kaligria idi. Orada Isla Beach Bar’da zaman geçirdik. 2 şezlong 1 şemsiye 3 euro idi. Bu tesislerin yanında şemsiyelerinizi kullanabileceğiniz boş kumsallarda var. Deniz çok güzeldi. Günün büyük bir kısmını Kaligria’da geçirdikten sonra Vurvuru’ya doğru yola çıktık. Vurvuru herhalde gördüğüm en sığ denize sahip yerdi. Organize plajların olmadığı bir kumsala sahip Varvar. Buradaki deniz molasından sonra akşam yemeğimizi de yemek ve gezmek amacı ile Satri’ye geçtik. Emmanuel Grill Sarti’de yemek yedik.



Hem restoranın konumu, sahiplerin yaklaşımı ve yemeklerin lezzeti ve uygunluğu nedeni ile memnun kaldığımız bir restorandı. Dondurmamızı yiyip, Sarti sokaklarında turladıktan sonra akşam geç saatlerinde Nikiti’ye geri döndük.

3. Gün: Nikiti-Selanik-Lefkada

Gezimizin üçüncü gününde Nikiti’den Lefakada’ya doğru yola çıktık. Nikiti’den yaklaşık 1,5 saat uzaklıkta olan Selanik’i gezip öyle yola devam etmek istedik. Selanik’te asıl olarak görmek istediğimiz yer Atatürk’ün doğduğu ev idi.



Orayı gezip kısa bir şehir turundan sonra yola devam ettik. 5,5 saatlik bir kısmı otoban olan yolu tamamladıktan sonra küçük bir köprü aracılığı ile Lefkada adasına geçtik. Yunanistan’da iki şeritli yolların hemen hepsi otoban ve sık sık gişeler var. Her birinden 2-3 euro alsalar da, toplanınca pahalı bir yolculuk oluyor. Lefkada merkezden geçip kalacağımız bölge olan Nidri’ye doğru yola deva ettik. Kaldığımız yer Nidri’nin 5 km dışında kalan Vhilio beldesinde yer alan Vhilio Süites idi. 4 kişi kahvaltı dahil gecelik olarak 134 euro verdiğimiz bir aparttı. Rahat, havuzluk, manzaralı ve küçük bir mutfağı ve iki odası olan rahat bir oteldi. Otele vardığımızda oldukça acıkmıştık. Otelden de aldığımız tavsiye ile hem güneş batışını izlemek hem de yemek yemek amacı ile yakınlarda olan Elena Taverna’ya gittik. Balık, tavuk ve etten oluşan menümüzle keyifli bir akşam geçirdik.



Deniz kenarında olan restorana etraftan botlarla geliyordu müşteriler. Yemekten sonra da Nidri’de gezip rezerve ettiğimiz Kefalonya feribot biletlerimizi aldık.

4. Gün: Nidri-Vasiliki-Porto Katsika

Sabah kahvaltı sonrası ada plajlarını keşfe çıktık. İlk durağımız otelimize çok yakın olan Desimi plajı idi. Deniz renginin yeşile yakın olduğu, ağaçlardan doğal gölge alanı bulabildiğimiz harika bir plajdı. Desimi plajında şezlong ve şemsiye hizmeti olmasa da acıktığınızda ya da susadığınızda ihtiyaçlarını giderebileceğiniz kafeler mevcut. Oradan Vasiliki’ye doğru yol aldık. Vasiliki özellikle rüzgar sörfü öğrenmek isteyenler için iyi bir seçenek.



Ancak sadece deniz keyfi yapmak isteyenler için çok önerebileceğim bir plaj değil. Oradan zorlu ve manzarası bol bir yolla Porto Katsika’ya vardık. Otoparkı ücretli, giriş 5 euro. Porto Katsika plajına merdivenlerle iniliyor. Gitmeden önce araştırdığımızda açıkçası bu merdivenlerin çok daha zorlayıcı olacağını düşünmüştüm. Sahilde şezlong ve şemsiye hizmeti ve kendi şemsiyenizi koyabileceğiniz oldukça çok sayıda boş alan var. Lefkada deyince ilk akla gelen deniz Porto Katsiki, bence bu ünü de hak ediyor.



Sahile yakın bir restorandan da yemek servisi yapılıyor. Porto Katsiki’da keyifli bir yüzme ve plaj molasından sonra dönüş yolunda gördüğümüz tavernalardan birinde güneş batımını izlemek ve yemek yemek istedik. Agios adlı kasabanın Katsiki çıkışında yer alan Greco Levanta hem lezzetli yemek hem de gün batımını izlemek için harika bir seçenek oldu.



5. Gün: Thasaukalades-Pefkolia- Kathisma- Agio Nikotas-Karya

İkinci Lefkada günümüzde plajları keşfe devam ettik. İkinci gün adanın kuzeybatı yönündeki plajları gezmeye karar verdik. İlk olarak otel sahibinin bize önerdiği Thasaukalades plajına doğru yol almaya başladık. Yolu kıvrımlı oldukça zor bir yoldu, ancak asfalttı. Her arabanın rahatlıkla gidebileceği bir plaj diyebilirim. Biz plaja vardığımızda plajda 2-3 kişi vardı. Çok kayalık bir plaj olduğu için burada denize girmek istemedik. Yolun devamında Pefkoulia plajını gördük. Bizim hedefimiz Milos plajı olduğu için orada yüzme molası vermedik. Milos Pilajına vardığımızda Milos plajının araba yolunun deprem sonrası kapandığını Milos’a Agio Nikotas plajından küçük teknelerle ya da Agio Nikotas’dan yürüyerek ulaşılabildiğini öğrendik. Ancak Agio Nikotas bölgesi o kadar kalabalıktı ki aracımıza park yeri bulamadık. O nedenle kalabalığın biraz da yatışmasını beklemek amacı ile adanın diğer ünlü plajı olan Kathisma plajına gittik. Çok sayıda kafelerin bulunduğu geniş bir plajdı. Plaj çok kalabalık olmasına karşın çok geniş olduğu için park ve yer sıkıntısı yaşamadan güzel zaman geçirdik plajda. Deniz biraz dalgalı olduğu için özellikle çocuklar keyifli zaman geçirdiler. Bu plaja 600 m yükseklikten yamaç paraşütü yapanlar iniyordu. Saat 17 gibi Agios Nikotas’ta kalabalığın da azalmış olacağını düşünerek oraya dönüş yaptık. Agios Nikotas oldukça küçük ve sevimli bir sahil köyü. Güzel tavernalar var. Diğer plajlara göre denize girme alanı biraz daha dar kalıyor. Orada denize girdik ancak zaman artık Milos’a gitmek için çok geçti. Milos’u bir dahaki Kefalonya gezimize bıraktık. Agio Nikotas’ta olan yüzme molamızın ardından yine hem güneş batışını izlemek hem de yemek yemek amacı ile otel sahibimizin önerdiği Exanthia’da yer alan Fly Me Sun& Starbar’a gittik.



Burası aynı zamanda Kathisma Plajına inen paraşütlerin kalkış noktası. Restoran Agio Nikotas’a 20 dakika kadar uzaklıkta bir dağ köyünde bulunuyor. Böyle bir dağ köyünde ben hiç bu kadar kalabalık ve şık insan görmemiştim. Park yeri bulmakta oldukça zorlandık. Restorana ulaştığımızda sıra ile masalara aldıklarını sıra gelinceye kadar kafede bekleyebileceğimiz söylediler. Bizi 23. Sıraya yazdılar. Restorana önceden rezervasyon yapmak da mümkün değil. Yemek yemek için gelip beklemek gerekiyor mecburen. Biz çok aç olduğumuz için bekleyemedik. Fotoğraflarımızı çekip yeni bir yemek yeri aramaya başladık. Yol bizi Karya’ya götürdü. Karya adanın ortasında kalan bir kasaba. Oldukça eski bile yerleşim alanı, hiç turistik değil, ada yerlilerinin yaşamını hissedebileceğiniz plaj kasabalarından farklı bir yerleşim alanı. Burayı keşfettiğimiz için mutlu olduk. Karya merkezde yol üstünde ailelerin masalarını doldurduğu bir restoranda akşam yemeğini yedik. Burda Koray Kokoreç denedi ve çok memnun kaldı.

6. Gün Desimi-Afteli-Ammousa

Lefkada son günümüzde ilk deniz molamız Desimi plajı idi. Deniz kenarında şemsiyemizi açmadan gölegede zaman geçirme imkanı bulduk. Desimi’den sonra ikinci durağımız ise Afteli plajı idi. Yeşillikler arasında küçük bir koyda yer alıyor Afteli plajı. Burası en beğendiğimiz plajlardan biri oldu Lefakada’da. Plajda bir restoran, şezlong ve şemsiye hizmeti de var. Afteli’de günün sonuna kadar kaldıktan sonra Ammousa plajını da görmek istedik. Burası da restoranı olan Afteli plajına çok yakın bir plaj. Ammousa plajı ile gezimizin Lefkada kısmını sonlandırmış olduk.

7. Gün Nidri-Kefalonya-Fiskardo-Fiko Beach- Argostoli

Nidri’den 13.30 için Kefalonya biletlerimizi almıştık. 2 Erişkin 2 Çocuk ve araba toplam 131 Euro bilet ücreti ödedik. Nidri’den Fiskardo Limanı arasındaki mesafe 1.45 dakika. Yaklaşık 1 saat önce Nidri’ye vardık. Arabamızı park ettikten sonra bir süre Nidri’de vakit geçirdik. Daha sonra feribota bizi aldılar.



Arabalı feribotla İon adalarının arasından geçip Kefalonya’nın Fiskardo Limanına ulaştık. Burası adanın kuzey ucunda yer alan küçük bir sahil kasabası. Oldukça bakımlı, düzenli bir limanı, sokakları var. İlk olarak dönüş biletlerimizi aldık Fiskardo’da. Bir daha Fiskardo’ya dönme şansımızın olmayacağını düşünerek Fiskardo’da gezip öyle gidelim dedik Argostali tarafına. Fiskardo adanın en güzel kasabalarından biri. Fiskardo yakınlarında yer alan Fiko Beach ise yeşillikler arasında küçük bir koyda yüzmek isterseniz tam size göre.



Fiskardo gezimizin aradından Argostali’ye 1 saatlik araba yolculuğu sonucunda ulaştık. Rezervasyon yaptırdığımız apart Argostali’ye 8 km uzaklıkta yer alan Melina Apartments idi. Gecelik kalış ücreti olarak 165 euro ödedik aparta. 1 Oda 1 salon şeklinde olan apartta toplam 7 oda bulunuyor gibi görünüyor. Anladığım kadarı ile yeni yapılmakta olduğğu için apart bu yıl sadece iki odası kiralanmaktaydı. Bizimle birlikte kalanlarda 2 genç kız olunca kendi özel havuzlu villamızda konakladığımız hissine kapıldık. Deniz manzaralı havuzda çocuklar oldukça eğlendi. Apartta herşey çok yeni ve tertemizdi. Apartta kendi yememğimizi kendimiz yapıp biraz dinlendikten sonra Argostali’yi gezmeye karar verdik. Argostali merkezini sahilin bir arka sokağında küçük sokakların olduğu, hediyelik eşyaların ve mağazaların bulunduğu birkaç sokak oluşturuyor. Aggostali'de kısa bir gezi sonrası apartımıza geri döndük.

8. Gün Agia- Efimia- Assos- Myrtos- Assos

Güne Agia ve Efimia isimli iki balıkçı köylerini gezerek başladık. Sonrasında Assos’u gündüz gözüyle görelim istedik. Assos gerçekten anlatıldığı kadar güzel ve huzurlu bir kasaba idi. İki yarım ada arasında kalan küçük bir köy. Üç- dört taverna, küçük evler ve kumsaldan oluşuyor.



Tepe’de de bir kalesi var. Kaleye ağaçlar arasında yoldan yürüyerek çıkılabilir. Hava o kadar sıcaktı ki biz yürüyerek çıkmaya cesaret edemedik. Cesaret edeni de göremedim. Oradan dünyanın en iyi 6 plajı arasına giren Mrytos plajına gittik.



Deniz rengi günün her saatinde farklı görünüyor. Farklı bir plajdı. Mrytos’da biraz yüzdükten sonra Assos’da yüzmeye devam ettik. Assos daha kumluk ve dalgasız olduğu için çocuklar için daha keyifli bir plajdı. Deniz keyfi sonrasında oldukça acıkmıştık. Assos’ta yer alan tavernalardan birinde yine deniz ürünlerinden oluşan bir menü ile akşam yemeğimizi yedik.

9. Gün Drogarati-Melissani-Karavamilos-Sami-Antisamos- Agia Thomas

Güne apartımızda dinlendikten sonra Drogarati mağarası ile güne başladık. Etkileyici bir mağara idi. Gidilmeli, gezilmeli.



Oradan Melissani Mağarası ve gölüne doğru yola çıktık. Mağaranın içinden geçip gölün kenarına geliniyor. Göl kenarında mağara içinde gezen küçük kayıklar mevcut. O kayıklarla mağara içinde gezi yapılabiliyor. Giderken dikkat edilmesi gereken nokta mağarayı güneşin en tepede olduğu saatlerde gezmek. Çünkü güneş ışıklarının gölde aydınlattığı manzara çok güzel.



Mağaradaki gölün suyu Argostali’den gelip Karavamilos’a dökülüyormuş. Oradan da Karavomilos gölünü ziyaret ettik. Artık sıcağa dayanamayıp Sami üzerinden Antisamos plajına gittik. Antisamos’da adanın popüler plajları arasında. Buradaki deniz molamızın ardından güney kıyıları keşfe çıktık. Paros üzerinden Agia Thomas’a ulaştık. Artık yorulmuştuk ve apartımıza döndük.

10. Gün Atheras plajı

Adada son günümüzde biraz daha dinlenebileceğimiz bir gün geçirmek istedik. Bugün denize gireceğimiz yer olarak Atheras Beach2 i seçtik. Atheas Beach adanın kuzeybatı ucunda yer alan, denizi, duru, berrak ve sakin bir kumsal. Çok çok keyifli idi.





11. Gün Selanik

Dönüş yolunda bir gece Selanik'te konakladık. Böylelikle Selanik'in gecesini de yaşadık...

Aytül Karabekiroğlu


Bu sayfayı yazdırmak için burayı tıklayın


En iyi 1024x768 çözünürlükte görüntülenir... Bu sitede yer alan yazıların her türlü yayın hakkı Dr. Koray Karabekiroğlu'na ait olup; kendisinden Fikir ve Sanat Eserleri Kanunu'na göre yazılı izin alınmadan söz konusu yazıların herhangi bir bölümü veya tamamı iktibas edilemez veya herhangi bir usul ile çoğaltılamaz. Kaynak göstermek ve bilimsel kurallara riayet edilmek kaydı ile alıntı yapılması mümkündür.

Çocuk ve Hayat üzerine her şey için tıklayın

Web sitesi: Koray Karabekiroglu